Bilindiği gibi hamam, içinde yıkanılan yerlere verilen addır. Aslında klasik, ya da modern düzende olsun yıkanma amacıyla yapılmıştır. Romalılar döneminde pek yaygın olan hamam, Hıristiyanlığın yayılışından sonra Batı dünyasında yavaş yavaş unutulmuştu. Avrupa'nın Ortaçağ hekimliği, su ile yıkanmayı hastalık nedeni olarak görürdü.
15. ve 16. yüzyıl Avrupa insanları, vücutlarına ağır kokular sürerek kokularını örtmeye çalışırlardı. Türkler doğuştan temizliğe önem vermişler ve İslamiyetin bununla ilgili kurallarını titizlikle benimsemişlerdi. Böylece Selçuklular döneminden bu yana, ülkemiz sınırları içinde binlerce hamam yapılmıştı.
Ocak Köyü'nde yaşamış olan dedelerimiz de, küçük bir yerleşim yeri olan köylerinde, bir taraftan köy halkının, diğer taraftan bir vakıf kuruluş olan Hıdır Abdal Zaviyesi'ne gelen konukların yıkanma ihtiyacını dikkate alarak kendi olanakları oranında hamamlar inşa etmişlerdir.
Bu anlayış içinde yaptırılan üç hamamdan, günümüzde zemini beton kaplı büyük meydanlıktaki en eski hamam, burasının genişletilmesi nedeniyle yıktırılmıştı. Halen faal durumda bulunan öteki iki hamam ise, köy için yeterli sayılmaktadır. Bu hamamlarda, eskiden musluklardan kalaylanmış büyük bakır kazanlara biriken suyun ısıtılması yoluyla yıkanılır. Yıkanmak için gelen kişi, getirdiği odunu ocağa atarak ateşler. Isınan su, bol bol ihtiyacı karşılar. Şimdilerde ise güneş enerjisiyle suyun ısıtılması yoluyla yıkanılıyor. Kapıları, başkasının dışardan giremeyeceği biçimde güvenceli yapılmıştır. Hamamın uygun yerlerinde, hanımların daha rahat çamaşır yıkamaları için tekneler konmuştur.
Türbenin batısında, havuz ve çeşmelerin bitişiğinde bulunan hamam, 1956 yılında rahmetli Abbas Erturan tarafından yaptırılmıştır. Giriş kapısı üstündeki anıttaşında; "Bu hamam Abbas Erturan'ın köye armağanıdır. Yapılışı:"1956" bilgileri yazılıdır.
Üzeri toprak damlı olarak yapılmış olan bu hamam, daha sonraki yıllarda, Abbas Erturan'ın oğullarından rahmetli Hasan Erturan nezaretinde varislerinin katkılarıyla restore edilerek şimdiki görümüne getirilmiştir. Betonarme kubbeli olarak yaptırılan hamamın sıva işleri de, yine evlatlarından Aşır Erturan'ın kontrolünde yenilenmiştir.
Özellikle yaz aylarından, güz sonlarına kadar bacasından duman eksik olmayan "Abbas Erturan Hamamı" köye gelen konukların büyük ilgisini çeker, isteyenler burada yıkanır.
Hamam ve çeşmeyi aşağıdaki yola bağlayan merdivenler, 1985 yılında yaptırıldı. Ayrıca, 1987-1988 yıllarında köyü yeşillendirmeyi hedef alan çalışmalar sırasında, hamam önüne ve yandaki boşluğuna kavak ve çam fidanları dikilerek çevrenin güzelleştirilmesine çalışıldı.
Aşağı mahalle de, dut ağaçlarının gölgelikleri arasında, gizlenmiş gibi duran hamam ise, çok eski yıllardan bu yana hizmet vermektedir. Aynı yapı altında akan çeşme suyundan yararlanarak yapılmıştır. Bu hamamdan daha çok aşağı mahalle sakinleri yararlanır.
Yıkılmaya yüz tutmuş duvarlarını ve eskimiş toprak damını, yıllar önce rahmetli İsmail Dursun Güler yaptırmıştı. Yapı son yıllarda aynı akibete maruz kaldığından, bu kez de eşi ve çocukları beton harç kullanılarak hamamı yeniden onarmışlardır. Böylece Dursun Güler'in yaptığı hayır işi tazelenerek ruhu şad edilmiştir.
- Log in to post comments